19 Ocak 2013 Cumartesi

FATMA EBE


 
Sağlıkla ilgili ilk eğitimini Yozgat'ta aldı Fatma Ebe. Şişli Etfal hastanesinde bilgilerini perçinledi. 1973 yılında mezun olarak Trabzon Sürmene'de göreve başladı.

Bir yıl sonra Piraziz'e atandı. Merkez ebesi olarak Piraziz'in bütün köylerini tanımış oldu. Köyler de onu tanıdı.

1975 yılında ise artık Nefsipiraziz köyü ebesiydi. Köyün öğretmeni Mustafa Akdemir ile aynı yıl hayatını birleştirdi.

Köydeki anne adayları eğitimli bir ebe olarak ilk onu tanıdılar. Köy kadınlarının kanı, canı olan yavruları güvenli ellerde onunla dünyaya merhaba diyecekti. Önceki dönemlerde bu işleri eli yatkın yaşlı kadınlar yerine getirmekteydi.

Ve o ilk bebekler bugün 38 yaşına ulaştılar. Hayatlarının başlangıcına tanıklık yapan Fatma Ebelerini çok sevdiler.

Fatma Ebe de ilerleyen yıllarda onları bağrına bastı. Eray'ından ayırt etmeyerek ailesinden biriymiş gibi gördü.

Sanki her birinin manevi annesiydi.

O, köy kadını için bir ışıktı. Bir rehberdi. O güne kadar sorup paylaşamadıkları konuları onun açıklamalarıyla rahatça öğreniyorlardı.

Fatma Ebe; baba tarafından Cumhuriyet öncesinde yörede adalet dağıtan Mollahasanoğlu Kadı Mustafa Efendi'nin, ana tarafından yıllarca müderrislik yapan Yahyazade Ali Efendi'nin torunuydu.

Hep atasından aldığı ilhamla çalıştı. Hiçbir mazeretin arkasına sığınmadan, en zor koşullarda bile heyecan içindeki anne adaylarının yanına koştu. Karda kışta, gece gündüz demeden, Mustafa öğretmenin yetmediği yerlerde kayınvalidesi Atiye Akdemir ile birlikte en uzaktaki evlere giderek insan yaşamıyla doğrudan ilgili kutsal görevini eksiksiz yerine getirdi.  

Bir dedesi gibi bilgiyi ön planda tuttu. Sürekli kurslara giderek mesleki bilgilerini geliştirdi. Diğer dedesinden aldığı feyizle haktan adaletten ayrılmadı.

Fatma Ebe benim halamdı. Onu çok özleyeceğim. Ebelikte olduğu gibi çok da iyi bir ev hanımıydı. Acısı çıksın diye pancarı bıçakla doğramaz, eliyle burkardı. İnsanların içlerindeki acılar da çıksın diye aynı şekilde saçını süpürge ederdi.

Pancar çorbasının içine mısır, fasulye atardı. İnce kesilmiş patates parçalarıyla mükemmel bir kıvam yakalardı. İnsan yaşamının da mükemmel kıvamda devam etmesini isterdi.

Fatma Akdemir, altmışlı yaşlarının başlarında hayata ve bize veda etti. Ama son mekân olarak yine çok sevdiği Nefsipiraziz'i seçti.

Senin ışığınla yaşayacağız Fatma Ebe! Ruhun şad olsun!