19 Mayıs 2012 Cumartesi

BULANCAK’TA TİYATRO

Bulancak’ta tiyatro oyunu izledim.
Bulancak Sanat Tiyatrosunun 25’inci sanat yılının kutlanması çerçevesinde planlanan oyunlardan biriydi izlediğim..
“Aziz Nesin’den Seçmeler..”
Değerli eğitimci İbrahim Arslan tarafından uyarlanmıştı. İbrahim Arslan aynı zamanda yönetmen ve oyuncuydu da..
Aziz Nesin’in ustaca kaleme aldığı yurdumuz manzaralarını bu defa hemşerilerimin becerisi ve coşkusuyla izleme şansı buldum. Kış boyunca Ankara’da profesyonelce birçok tiyatro oyununu izlemiştim. Bulancak’taki tiyatro salonunda da aynı atmosferde, aynı disiplin içerisinde oyun izleyince kendimi Ankara’da hissettim.
Oyunda rol alan sanatçılardan sadece İbrahim Arslan’ı tanıyordum. İdealistti. Atatürk öğretmeniydi. “Sanat”ın, başta eğitim olmak üzere bütün alanlarda yol gösterici, tamamlayıcı, aydınlatıcı bir “ışık” olduğuna inananlardandı.
Diğer oyuncuları tanıtım kitapçığından tanımaya çalıştım. Biraz da Bulancak Sanat Tiyatrosunda (BST) büyük emeği olduğuna inandığım Ömer Mustafa Yılmaz tanıttı. Öğretmen ağırlıklı olmak üzere esnaf, işçi, emekli, mühendis, doktor gibi toplumun her katmanından zengin bir kadronun olduğunu gördüm.
Aslında aynı kişiler, yaşanmışlıkları ya da bir anlamda kendi yaşadıklarını yine kendileri gibi yaşayanlara aktarıyorlardı.
Derip toparlayarak..
İlaç haline getirerek..
İşte “sanat” buydu.
Büyük Atatürk’ün işaret ettiği gibi yokluğunda hayat damarlarından birinin kopacağı..
Milletvekili, bakan, cumhurbaşkanı olunabilecek kadar kolay icra edilemeyeceği..
Bu anlamda Bulancak, ülkemizde sayıları bine yaklaşan ilçelerimiz içerisinde gerçekten haklı bir gururun sahibidir. 25 yıldır ilçe halkını tiyatro oyunları ile buluşturmuştur.
Başta kuruculardan Mürsel Gülmez’i şükranla anıyoruz.
Ankara Devlet Tiyatrosu’nun deneyimli oyuncusu Bulancaklı hemşerimiz Şahin Ergüney’e katkıları için teşekkür ediyoruz. Kısacası 25 yıldır emeği geçen herkesi kutluyoruz.
Aziz Nesin’den Seçmeler oyununun Piraziz’de de sahnelendiğini öğrendim.
Bu, Bulancak’tan Piraziz’e ışık yansımasıdır.
Bazen de Piraziz’den Bulancak’a izleyici yansıması olmalıdır.
Bilinmelidir ki yansımalar çoğalırsa kültürel zenginlikler artar.

7 Mayıs 2012 Pazartesi

PİRAZİZ ESKİDİKÇE GÜZELLEŞİYOR

Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulalı 89 yıl oldu. Buna rağmen demokratikleşme konusunda ülkemizin yeterli seviyeyi yakalayamadığı vurgulanırken söylenen bir söz vardır: “Henüz emekleme dönemindeyiz.”
Buna göre Piraziz’in 24 yıllık ‘ilçe’ geçmişine baktığımızda söylenecek söz “Yeni doğmuş” olabilir.
Akranlarım Piraziz’in son 50 yılını bilmektedir. Bu sürenin yarısı bucak, diğer yarısı ise ilçe yönetimiyle geçmiştir. Her iki yarıyı değerlendirdiğimizde Piraziz’de gözle görülür değişiklik yoktur.
Oysa niye ilçe olunur?
Büyümek için..
Gelişmek için..
1988 yılında Pirazizli bir aile, geçimini temin etmek için büyük şehre gitmeyi planlamışken ilçe kararının alındığını duyunca göç hazırlıklarından vazgeçmişti.
Çünkü Piraziz ilçe oluyordu ve o hemşerimiz burada da çocuklarının rızkını temin edebilecekti. Bugün konuştuğumuzda ise aynı şahıs “Keşke gitseydim” demektedir.
Bir beldeyi, ilçe olarak gösteren en önemli özelliği başta kaymakam olmak üzere resmi daire müdürlüklerinin var olmasıdır. Ne var ki yeni ilçemizde adliye teşkilatının varlığı ile yokluğu anlaşılamamıştır. Kısa süre hizmet veren savcı ve hâkimler ilçemizden ayrılmışlardır. Polis teşkilatı, ilçe olduktan çok daha sonra hizmet vermeye başlamıştır.
İlçe halkı, o yıllara kadar böyle devlet daireleriyle tanışmadığı için onlardan neyi, ne kadar ve niçin isteyeceğini bilmemektedirler. Herhangi bir sorunları olduğunda kendilerinden biri olarak gördükleri yerel yöneticileri tercih etmektedirler.
Yerel yönetici, kendisine oy verecek kişiyi memnun etmek için onun kapısının önünü düzeltir. Genel yönetici ise kişilerin hepsinin birden yararlandığı ana yolu yapar.
Belde halkından ilçe halkı olmaya doğru giden yolda uzun bir süreç gerekmektedir. 24 yıllık süre çok azdır. Bu nedenle Piraziz’de “İlçelilik” kültürünün henüz yeterli düzeye geldiği söylenemez.
Biz Pirazizli olarak geçen kısa sürede ilçemizde çok büyük gelişmeler beklemiyorduk. Ancak yavaş yavaş eskidiğimizi görüyoruz. İlçe olalı çeyrek yüzyılın eşiğine gelmiş bulunuyoruz. Bazı şeyler eskidikçe güzelleşir derler.
Piraziz’de bugüne kadar yapılan en büyük hizmetlerden biri olarak kanalizasyon işlerinin tamamlanmasını övünerek söyleyebiliriz. Modern bir Piraziz’den söz edilecek idiyse kanalizasyonsuz iken bir anlam ifade etmeyecekti.
Öte yandan çöpün toplama merkezine götürülmesi de tamamlandığında modern Piraziz’den yani “İlçe” Piraziz’den söz etmemiz daha da mümkün olabilecektir.
Son günlerde Kaleyanı caddesinin tamamına yakın bir bölümünün betonla kaplanması Piraziz’e katılan güzelliklerden biri olarak kamuoyunu memnun etmiş bulunmaktadır. Kısa sürede Şıhkıran yol ayrımına kadar betonlanması Pirazizlinin en büyük beklentisidir.
Yapımına başlanan havaalanı ile Piraziz’in çehresi daha da değişecektir. Bu nedenle Piraziz sıradan bir kasaba olmayı çoktan aşmıştır. Pirazizliler adımlarını şimdiden, havaalanı olan bir ilçede yaşadıklarının bilinciyle atmalıdırlar.  
Piraziz çayının yanındaki taş ocağının arkasındaki yükselti ile kasapların karşısındaki tepe, Piraziz’in ilerisini görmeyi engellemekteydi. Bugün artık iletişim çağındayız. O tepelerin çok daha ilerilerini görmek zorundayız. Büyük Atatürk de “Yalnız ufku değil, ufkun ötesini de görmek gerekir” demişti.
Piraziz; kanalizasyonuyla, çöpün Çavuşlu’daki merkeze taşınması gayretiyle, beton yol yapımıyla, özellikle Yenimahalle’deki ve merkez cami yanındaki kaldırım ve parke taş çalışmalarıyla büyük bir hamle içindedir. Sağlık Bilimleri Fakültesinin ışığı her geçen gün etrafı aydınlatırken kendine özgü tadıyla elma fidanları bahçeleri süslemeye devam etmektedir.
Adını ilçeye veren Piraziz türbesinin onarım çalışmaları bitmiş, çevre düzenlemeleri yapılmaktadır.
Piraziz, cumhuriyetin ilk yıllarında çevrede hiç ilkokul yokken bunlardan birine Şeyhli’de sahip olmuş bir beldedir. Kültürel yönden gelişmiş bir ilçedir. Kültürlü halkın çabalarıyla ve beklentileriyle son günlerde Piraziz’de hizmet çıtasının yükselmekte olduğunu memnuniyetle görmekteyiz.
Pirazizli, hizmeti bir bayrak yarışı gibi kutsal gören insanları unutmayacaktır.